Yaklaşık 25 gün öncesinden Mimar Yahya Baş stadı içerisinde bulunan tüm işletmelere 30 gün içerisinde boşaltmalarını isteyen Güngören belediyesi, gönderdiği tebligatlar sonrası işletmeler soluğu adliyede alıyor. Yap işlet devret usulüyle spor kompleksi'nde bulunan işletmeler birden önlerine gelen tebligatlara bir anlam veremezken mağduriyetlerini de Adalet de arıyorlar.
Eski ismi Güngören belediyespor kulübü olan İstanbul Güngören Spor kulübü başkanlığı da Güngören Belediyesi'nin tek muhataplarının kendisinin olduğunu sözleşmeler nezdinde hatırlatırken, yapılan uygunsuz tebrikat kararı ile yürütmeyi durdurma kararını almak için adaletin kapısına gidiyor. Tüm randevu taleplerini rağmen görüşme sağlanmadığınıda hatırlatan kulüp yönetimi Ahdi Vefaya ve Güngören'in geleceğine sahip çıkmak adına harekete geçiyor. İstanbul Güngören Spor kulübü başkanlığından yapılan açıklamada " Mimar Yahya Baş stadı, İstanbul'un gözbebeklerinden olup gençliğin spor ile tanıştığı , geçmişte Güngören markasını yeşil sahalardan Türkiye'ye tanıtan ilçenin bir değeridir. Burası gençliğin ve Güngören'in malıdır.
Burası yıkılamaz, Ahd-i vefa'ya düşmanlıktır.
Yeni göreve gelen Güngören belediye başkanlık heyeti yanlışlıklar içerisindedir. İlçe belediye meclis üyeleri de buna alet olmasınlar. Hakkımızı yargıda sonuna kadar arayacağız, Mimar Yahya Baş stadının yıkılması halinde imzası olanlar ve sinsi projesi olanlar bu enkazın altında kalacaktır. Çok acilen bu yanlışdan vazgeçilmesini diliyoruz. Gelin el ele verelim burayı rehabilite edelim. Güngören'imiz için , yarınlarımız için bazılarının rantına alet etmeyelim. Artık Mimar Yahya baş stadı sadece futbolla değil, Ata sporlarımızdan okçulukla, izcilikle, mas güreşi ile salon sporları ile anılıyor. Yetiştirdiğimiz gençler Güngören'e altın madalyalar getirecek. " denildi.
İstanbul Güngören Spor kulüp başkanı Hacı Sürmeneli kulüp hukuk müşaviri Avukat Hüseyin Kalender'le yapılan değerlendirme toplantısında hafta sonuna doğru adaleti sağlamak ve yerel yöneticilerin yanlışlıklarını hatırlatmak adına bir dizi itirazların resmen yapılacağını, bakanlık nezdinde de verilen yanlış kararın boyutunun telafisi mümkün olmayan zararlar doğuracağını duyurmak adına kamuoyu oluşturulacağı açıklandı.
